Şarkıkaraağaç Mutlu Sonlu Masöz Bayanlar
Şarkıkaraağaç Mutlu Sonlu Masöz
Şimdi kuruyup bü zü lmü ş, sandıklanmış, ü stü ne toprak atılmış, işi bitmiş olan Muriel Teyze’nin bü tü n o zararlı, hatta yıkıcı işleri yapmış olduğuna inanmakta gü çlü k çekiyor. Besbelli kendisi abarttı, belki de uydurdu bü tü n bunları? I˙yi de, Muriel Teyze’yi niye uydursun? Her her neyse, Muriel Teyze gerçekten öyleydi; Elizabeth Şarkıkaraağaç Mutlu Sonlu Masöz bunu iyi bilmeli, yara izleri hâlâ duruyor. Madem ö yle, neden şimdi dayanamıyor teyzesinin toprağa karışmasına? Elizabeth, “O korkunç bir kadındı” demek istiyor, buna tanıklık etmek istiyor, “I˙nan olsun ki, korkunçtu.”
Muriel Teyze iki başlı bir buzağı ya da Niagara Çavlanı benzer biçimde bir doğa harikasıydı. Elizabeth bu gerçeğe tanıklık etmek istiyor. Herkesin ona hayran kalmasını istiyor. Bu doğa harikasının yok olmasına, parlaklığını yitirmesine, toprağın altına girmesine gönlü razı değil. Muriel Teyze yok oldu aıtık. Kiliseye gelen yaşlılar yer değiştirmeye, ağır ağır otomobillerine doğru ilerlemeye, gözden kaybolmaya başladılar. Eşarpları, çelenkleri titreşiyor.
Şarkıkaraağaç Mutlu Sonlu Masöz
Elizabeth de onlar şeklinde derhal gitmek istiyor fakat yapamıyor: Muriel Teyze’nin ö lü mü kendisi için henü z tam olmadı. Cenazede tanrısal sö ylemediği şeklinde, dualara da katılmadı. Ağzım açarsa, içinden kö tü şeyler çıkacağından korkuyordu. Ne var ki, yeşil hah yerine yerleştirilmeden ö nce o da bir şey, bir uğurlama sö zcü ğü sö ylemeli. Rahatlık içinde uyu demek uygunsuz olur. Muriel Teyze’nin ne huzurla ne de dinlenmekle ilgisi vardı. Elizabeth, “Ataların sesleri savaşı haber veriyor” diye mırıldanırken buluyor birden kendini.
Janet kaşlarını çatarak ona bakıyor. Elizabeth boş boş gü lü msü yor. Bu cü mlenin kaynağını bulmak için kafasının içini yokluyor. Görkemli Sevinç Kubbesi. On birinci sınıftayken bü tü n şiiri ezberlemek zorundaydılar. Kutsal ırmak Alph’ın aktığı yerde, mağaralarla ilgili bir şey de vardı galiba? Evet, evet, ırmağın gü neşsiz denize aktığı yerle ilgili bir şey. Elizabeth ö ğretmeni anımsıyor, Miss Macleod adında biriydi. Kıvır kıvır ak saçları vardı. Gö zlerini yumar, olduğu yerde halkalar çizecek şekilde dönerek, perilerden söz ederdi.
Son yorumlar